4 Mart 2022 Cuma

Normal

Belki de hepimiz yabancıyız, hepimiz sadece bir efsaneden ibaret olan normalliğin ıssızlığında kendi sıradaşı yolumuzda ilerliyoruz.
Anne Rice


Her birimiz aynı ve fakat yine her birimiz aynı olmayı nasıl başardık? Bazen insanları sims oyunu karakterleri gibi görüyorum. Fenotip olarak bile öyle geliyor. Yani fiziksel özellikler dahi benzer geliyor bu bakış açısıyla. Hele ki karakterleri düşününce... o kadar aynı tipler gibi geliyor ki. 

Sahi, kim bu normal?

Mesela, henüz kocasından boşanmamış, daha 15 gün önce aynı ortamda olan kadının önüne gelen adamla yatıp kalkıyor olması normal mi? Yoksa onunla evli olduğunu bile bile yatan öte yandan da uzak mesafedeki kendinden yaşça küçük sevgilisini ayakta uyutan adam mı normal? Birbirine ne hissettiğini bilmeden, ne yaşandığını konuşmadan süren ilişkiler normal mi? Aç birinin ekmek çalması mı normal yoksa zengin bir hayat yaşayan kişinin fakir fukaradan çalması mı normal? Sevmediğimiz insanları seviyor gibi davranmak mı normal? Yoksa sevdiğimiz insanların yüzüne bakmayıp sevmiyor taklidi yapmamız mı normal?

Yüzümüzdeki maskelerle gizlediğimizi sandığımız gölge yanlarımız mı normal? Yoksa sergilediğimiz personalar mı? 

İnsanın kafası karışıyor. Derine indikçe, detaya baktıkça karmaşıklaşıyor gibi geliyor. Oysa bütüne bakınca; twitter aşk acısıyla ağlayan, kendini astroloji tweetlerine kaptırmış insan kaynıyor. Hayattaki tek arzusu sevdiği kadar sevilmek olan ancak öte yandan kendisine sevgi gösterenleri iten pek çok kadın ve adam cirit atıyor ortalıkta. Har vurup harman savuranlar, carpe diemciler (ki çoğu felsefeyi epey yanlış anlamış gibi), aşırı sorumluluk sahibi olup kendini zorunluluklar altında ezenler, paraya tapanlar, aşırı fedakarlar, aşırı benciller, özgüvensizliğini balon egolar ardında saklamaya çırpınıp beceremeyenler....

Liste daha uzar gider. Bunlar gibi 10.000 belki daha fazla özellik saysak, sonra bunların birbirileri ile birleşebildiği alternatifleri düşünsek, dünya kocaman bir Sims oyunu olmuyor mu şimdi?

Peki bu durumda kim anormal? Ya da daha da önemlisi kim normal?

Yargılayıcı bir insan olduğumu düşünmüyorum. Yalan söylenmediği sürece yargılamam insanları. Büyük konuşmayı da sevmem şu hayatta. Ama yine de belli çizgiler var hayatta aşılmaması gereken. Hırsızlık gibi, birini öldürmek gibi...Kim normal kim anormal karar veremesem de etik anlayışı olmayan insanlar midemi bulandırıyor. Bazı hareketleri çok çirkin ve yüzsüzce buluyorum. Bu durum beni normal yapacaksa da yapsın, anormal yapacaksa da yapsın. Anlaşılan o ki herkesin normali kendine normal.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder