7 Ocak 2012 Cumartesi

kapıdan çıkmadan hemen önce

   Zor bir haftaydı, hayatımda ilk defa günde 10 saat işteydim +3 saat kadar da yolda...Eve geldiğimde uyumak+yemek yemek+ kafamı toplayabilmek için kalan zamanım 11 saat kadardı. Zormuş, yaşamaya vakit kalmıyormuş, kimseyle görüşülemiyormuş yine de tuhaf bir huzuru varmış bunların.

Bazı şeyler değişmez...Kimi insanları severiz, kimilerini sevemeyiz. Ve özlediklerimizi özlemeye devam ederiz. Değişmez işte. Ama bazen ani dğeişimler de gelir. Hayat bu ya! Olur ya! Ansızın nefret ettiklerimiz canımız olur ve sevdiğimiz düşündüklerimiz hayatın boğumlarından birinde kaybolur gider. Sesini duymak, yüzünü görmek istemeyiz. Nefret değildir ama çıksın gisin hayatımdan deriz.

Sonra ... Sonrası yok işte, cumartesi akşamı, mutsuz olmak için en saçma vakittir. Cumartesi akşamı dertlenilmez, fazla düşünülmez. Cumartesi gecesi keyifle içilir, dans edilir, eğlenilir, evde arkadaşlarla oyun oynanır, film izlenir. Ama cumartesi gecesi üzgün olunmaz.

Şimdi bunu yazdım çünkü bir de ertesi günü yazısı yazacağım. Aslında bir nevi ne hissediyorum ölçme yazısıdır bu. Bekleyip göreceğim kendimi anlamak adına.

Güzel olsun geceniz ;)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder